Eskiden ilkokullarda yapılırdı, sabahçı ve öğlenci şeklinde. Bir kısım öğrenci 8’de derse başlar, öğlen bitirirdi. Kalan kısım ise öğlen başlayıp akşam paydos saatlerinde bitirirdi. Aslında güzel uygulamaydı, her sene değişerek ilerlediğinde bir sene geç uyanıp, diğer sene kalan saatleri değerlendirmek iyi oluyordu.
Sonra ne tür bir amaçla başlandıysa, okullar yavaş yavaş tam gün olmaya başladı. Bu amaç yada sebep ortaya çıkmadan da tüm gün öğretim yapan okullar da yok değildi! Özel okullar ve bazı elit okullar tam gün öğretim yapıyordu. Zamanla diğer okullar da örnek aldı, ortaya bugün ki sistem çıktı. Neredeyse bu uygulamayı kullanmayan orta öğretim kalmadı (lise). İlköğretimlerde hala olduğunu biliyorum.
Gelelim üniversiteye… Benim okuduğum, Süleyman Demirel Üniversitesi’ni ele alalım! Sabah 08:30’da başlayan ders var diye biliyorum, normal öğretim olarak görünenler en geç 5’e kadar okulda kalıyorlar. Bazı günler sabah 9 akşam 5 oluyor yani. İş gibi, ehe. İkinci öğretim ise öğleden sonra 5’te derse başlıyor ve ne zaman biterse. Benim genelde 9’u buluyor, bazı günler 10’u bile geçiyor. Arkadaş çevreme sordum; bazı üniversitelerde bu uygulama 1’de başlıyormuş, bazılarında 3’te hatta kimisinde birlikte işleyen bile var.
Şimdi ben de diyorum ki niye bu saçmalık? Öğrenciler ve profesörler neden akşam 11’e kadar derse giriyor? Neden bu kadar çok kasıyoruz ki? Alsana şu dersi öğlen 3’e. 5 saat okulsa kalsa bile, akşam yemeğini 8’de ye. Ne oluyor 2. öğretim olunca? Eve ya da yurda en erken 10’da geliyorsun. Okulda olduğun süre içerisinde çoğu zaman yemek yemediğin için -tenefüs 5 dakika oluyor- karnın acıkıyor. O saatte yemeğini yediğin zaman zaten iş bitti. Ne yapacaksın gecenin bir vakti onu yakmak için? Sonra gece uykusundan yeterince yararlanamamak mevzuları başlıyor.
Zaten verilen harç parası 5 katına denk geliyor toplamda. Ben dönem başı 700 lira harç parası veriyorum. Evet, devlet üniversitesinde okuyorum! Aman ne ala… Bu kadar parayı vermeme rağmen biraz da anlayış göstermek yok!
Bürokrasi işlese birazcık da, şu işler düzelse nasıl olurdu? Kafası çalışan siyasetçi bu kadar oy potansiyeli olan bir topluluğu görmezden gelmez.
ikinci öğretim öğrencisi olan biri olarak konuşmam gerekirse bizim fakültede ( gazi teknik eğitim ) birinci öğretim ve ya ikinci öğretim ayrımı sadece verilen harç ücretleri ile sınırlı neredeyse. şöyle ki sabah sekiz otuzda başlayan dersim var, normal derslerim en geç öğlen on üç otuzda başlıyor gelin siz düşünün gerini. bizde ikinci öğretim sadece okula biraz daha katkısı olan kesim olarak görülüyor :))
Keşke bizde de o şekilde olsa. Ya da en azından dersler 2’de başlasa. Hatta 3 bile olabilir.
Gazi’nin uygulaması güzelmiş aslında ama sana uymaz Oğulcan 😀 Kalkma saatleri çok sorun olur.
ya ikinci öğretimde kayıt yaparken ne kadar masraf oluo ben bunu hala öğrenemedim bi onuda de yaaaa:d:D:D
Serap; henüz belli değil sanırım harçlar. Belli olduğunda mutlaka düşer internete.
2. öğretim bölümlerinin açılma amacı işte çalışanların işten sonra yüksek öğretimlerine devam edebilmelerini sağlamaktır. Bu yüzden derslerin 5te başlatılması asıl doğru olandır ancak işleyişte bu şekilde olmadığı ve öğrencilerin büyük çoğunluğu çalışan kişiler olmadığı için 5ten sonra derslerin başlayışı saçmaymış gibi görünmeye başlamıştır. Bir de çalışanların azınlık olması dolayısıyla sessiz kalmaları durumu oluşmuştur. Dersleri erken başlatan okullar da bölümlerin bu açılma amacına riayet etmeyerek kimine göre çok akılcı kimine göre çok hatalı bir uygulamaya imza atmaktadırlar.